Yunus Ülger
Rusya’nın Ukrayna’ya ataklarını münasebet göstererek NATO’ya üye olmak isteyen İsveç ve Finlandiya’ya Türkiye’nin veto kararı, Almanya basınında geniş yankı buldu.
Ülkenin önde gelen medya kuruluşlarının birçoklarının ortak yorumu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vetoyu bir iç siyaset aracı olarak kullanmak istediği tarafında oldu. Yüksek enflasyon ile iktisatta makûs gidiş hatırlatılarak, Erdoğan’ın seçime bir yıl kala sıkıştığı, önüne gelen bu fırsatı kıymetlendirmek istediği yazıldı.
Erdoğan’ın vetosuna ikinci bir sebep olarak, İsveç ve Finlandiya’dan güvenlik taleplerinden çok, asıl amacın Amerika Birleşik Devletleri (ABD) olduğu yazıldı. Türkiye’nin F 16 savaş uçaklarının satışına müsaade çıkmasını, F 35 programına yine alınmasını istediği hatırlatılarak, Ankara’nın İsveç ve Finlandiya’nın Nato üyeliğini vetoyla bu amaçlarına ulaşmak istediği belirtildi.
‘PUTİN’E BEKLENMEDİK BİR İKRAM OLUR’
Düsseldorf’ta yayımlanan iktisat yüklü Handelsblatt gazetesi, Türkiye’nin vetosunun İsveç ve Finlandiya’nın güvenliğini tehlikeye sokacağını, ayrıyeten bunun Putin’e hiç beklemediği bir armağan olacağını yazdı. “Türkiye kimin yanında?” sorusunu yönelten gazete, “Türkiye’nin İHA’ları Rus askerlerini öldürüyor, lakin Türkiye Rusya’ya karşı yaptırımlara katılmıyor. Türkiye boğazları Rus gemilerine kapattı, lakin İsveç ve Finlandiya’nın Nato’ya üyeliğini veto ediyor. Türkiye aslında Batı’nın yanında, lakin şartları kendisi belirlemek istiyor” yorumu yaptı.
‘NATO’NUN BİRLİĞİNİ TEHLİKEYE SOKAMAYACAK’
Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iç siyaset, hasebiyle seçim hesabıyla İsveç ve Finlandiya’nın Nato’ya üyeliğine veto koyduğunu yazdı. Erdoğan’ın teşebbüsünü şantaj olarak niteleyen gazete, bunun NATO’nun birliğini tehlikeye sokamayacağını belirtti. Sonunda NATO ülkelerinin PKK ve silah satışı hususlarında Türkiye’ye bir şeyler vereceğini, sorunun böylelikle çözüleceği öngörüsünde bulundu.
‘ERDOĞAN SOPAYLA GELDİ’
Muhafazakar eğilimli Frankfurter Allgeemeine Zeitung gazetesi ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vetosu ve çıkışlarını, “Erdoğan sopayla geldi” diye yorumladı. Türkiye’nin vetosunun NATO ve Türkiye için prestij kaybına yol açabileceğini belirten gazete, bunun memleketler arası alanda Erdoğan’ın inandırıcılığına da ziyan vereceğini değerlendirmesini yaptı. “Asıl adres Washington” diyen gazete, Türkiye’nin bu teşebbüsüyle ABD’nin F 16 uçakları ile F 35 programı yaptırımlarının kaldırmasını sağlamak istediğini yazdı.
‘PRAGMATİK PROVOKATÖR’ İFADESİ
Alman Birinci Televizyonu (ARD) ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilgili “Pragmatik bir provokatör” sözünü kullandı. “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıkıntı durumlardan çıkar sağlama konusunda yeterli bir sezgisi olduğu, mülteci krizinde olduğu üzere bu krizden de iç siyaset için yararlanmak istediği” yorumu yapılan haberde, Erdoğan’ın bu tavrına karşı Batı’nın yıllardır bir deva bulamadığı belirtildi. ARD, “Ancak rafine bir dış siyaset ile seçim kazanamaz, Erdoğan oy kaybediyor” dedi.
