Dünyanın en büyük palm yağı üreticisi Endonezya, yükselen global besin enflasyonunu daha da artırabilecek bir hareketle bitkisel yağın ihracatını yasaklamayı planladığını duyurdu. Pastadan kozmetiğe kadar çeşitli eserlerde yaygın olarak kullanılan yağın ve ham unsurunun sevkiyatının durdurulması, paketlenmiş besin üreticilerinin maliyetlerini artırabilir. Endonezya, global palm yağı arzının yarısından fazlasını tedarik ediyor.
Reuters’ın haberine nazaran, Endonezya Devlet Lideri Joko Widodo, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle global besin enflasyonunun rekor düzeye yükselmesinin akabinde, ülkede besin eserlerinin bulunabilirliğini sağlamak istediğini söyledi. Widodo “Bu siyasetin uygulanmasını takip edeceğim. İç piyasada yemeklik yağ bulunabilirliği bol ve uygun fiyatlı hale gelecek” dedi. Endonezya’da, yemeklik yağın perakende fiyatı bu yıl yüzde 40’tan fazla artarak litre başına ortalama 26.436 rupi (27 TL) oldu. Son günlerde yüksek yemeklik yağ fiyatları nedeniyle Endonezya’nın çeşitli kentlerinde öğrenciler tarafından şovlar düzenlendi.
KARAR, ÖTEKİ BİTKİSEL YAĞ FİYATLARINI DA ETKİLEDİ
Alternatif bitkisel yağ fiyatları 28 Nisan’da yürürlüğe girecek önlemin duyurulmasından sonra yükseldi. Palm yağından sonra en çok kullanılan ikinci bitkisel yağ olan soya yağı, Chicago Ticaret Borsası’nda yüzde 4.5 artışla pound başına 83,21 sent ile rekor düzeye ulaştı. Global ham palm yağı fiyatları da artan talep ve Endonezya ve Malezya’dan gelen zayıf üretim ile tarihi tepelere yükseldi.
Başka ülkeler de mahallî fiyatları düşük tutmaya çalışmak için müdafaacı siyasetlere yöneldi. Dünyanın en büyük işlenmiş soya ihracatçısı Arjantin, denizaşırı soya yağı ve küspesi satışlarını kısa müddetliğine durdurdu. ABD Tarım Bakanlığı ise Ukrayna’daki işgal sırasında ihracat yasakları yerine milletlerarası işbirliği davetinde bulundu.
Karadeniz, dünya ayçiçek yağı ihracatının yüzde 76’sını oluşturuyor ve bölgeden yapılan ticari nakliye, Rus birliklerinin Ukrayna’ya girmesinden bu yana önemli biçimde etkilendi. Soya ve kolza yağı da dahil olmak üzere başka alternatifler, Arjantin, Brezilya ve Kanada’daki kuraklıktan ötürü hazır değil. Bitki bazlı biyoyakıtlara olan talep arttıkça, soya ve kanola yağı işleyen yeni tesislerin önümüzdeki yıllarda ABD ve Kanada’da açılması bekleniyor, lakin yakın vadede üretimi hızlandırmak güç olacak. (DIŞ HABERLER)
