ANKARA- Güç ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın hazırladığı ‘Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’ Resmi Gazete’de yayımlandı. Karara nazaran, “Sonrasında rehabilite edilip eski haline getirilmek” kaidesiyle zeytinlik alanlar maden faaliyetlerinde kullanılabilecek.
İYİ Parti, yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle Danıştay’a müracaat yaptı. Türkiye Barolar Birliği (TBB) de kelam konusu düzenlemeye karşı türel adım atacaklarını duyurdu.
‘YÖNETMELİKLE ALANLARIN TAHRİP EDLİMESİNİN YOLU AÇILDI’
İYİ Parti Lokal İdareler Lideri ve Muğla Milletvekili Metin Ergün, elektrik üretimi için zeytinlik alanlarda madencilik faaliyeti yürütülmesinin önünü açan düzenlemenin iptali için Danıştay’a yaptığı müracaatta, “İptale bahis yönetmelik ile zeytincilik faaliyeti yürütülen alanların münhasıran maksadı dışında ve özel hukuk hükmî bireylerine kar sağlayacak halde tahrip edilmesinin yolu açılmıştır. Bu konunun hem ulusal hem de milletlerarası mevzuatta zeytinlik alanların korunmasına yönelik öngörülen gerekleri ihlal ettiği ortadadır” tabirlerine yer verdi.
TBB DE YÖNETMELİĞİN İPTALİ İÇİN DAVA AÇACAK
Türkiye Barolar Birliği de Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmeliğin iptali için dava hazırlığının sürdüğünü belirterek, “Maden Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle; madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin öbür alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda zeytin alanı üzerinde maden tesisi açılmasına imkan verilmektedir” dedi ve şunları söyledi:
“Üzerinde olası tarım faaliyeti de gerçekleştirilen zeytin alanlarının “kamu yararı” münasebeti ile ömrü doğal olarak hudutlu madencilik faaliyetlerine tercih edilmesi, dünyada yaşanan iklim krizi ve kıtlık tehlikesi de dikkate alındığında akla ve mantığa terstir. Hudutlu kaynak olan kömür için ömürlük zeytinliklerin feda edilmesi, Anayasal garanti altında olan tarım yerleri ile tarım çalışanlarına ziyan verilmesi, ‘mülkiyet hakkı’nın, madencilik faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ismi altında müdahaleye açılması, sürdürebilir dünya mefkuresine terstir. Memleketler arası yükümlülükler, anayasal garantiler ve zeytin muhafaza yasası olarak bilinen kanun kararları kapsamında “kamu yararı” ölçütü hiç kuşkusuz zeytin ve zeytincilik faaliyetleri lehine getirilmelidir.” (DUVAR)
